DETAY

Ben kimim??

Kalbin sevgi ile dolamaz demiyorum,
Fakat sevgi eyleminin evrensel olduğu fikrinde seninle ayrışıyorum.
Sevgi dünyevi boyutun "sahip olabilme" dürtüsüne hizmette pek çoklarınızı tuzağına düşürdü... Sevginin Varoluş hali size iyinin de iyisi hissettirdi ...
Yok olduğunda ise "bu benim hatam değil", "sorumlu geçmişim","sorumlu ebeveynlerim"... vs dedirtti.
"Özvaroluş haliniz "değerli hissetmemeniz" "hissettirilmemeniz" i bahane etti , hakikatiniz buymuş gibi büyük bir yanılgı ile etrafınız sarıldı.
Bu durum, sizin dışınızda gelişen tüm negatif eylemleri, yaşamınızın negatif yönlerine mazeretiniz olarak sıkı sıkı tutmanızı sağladı..Kendinize koruma kalkanı  yaptınız farkında ya da değil..

Öz takdir bekleyen siz, içinde bulunduğunuz kötü durumlar için çevrenizi suçladınız.."Beni suçlamayı bırak", "kim olduğumu biliyorum", ben bu çevrenin ürünüyüm", "yapacak bir şeyim yok" dediniz.

Oysa özsaygısı olan geçmişine takılmaz, unutma dün de geçmiştir.
Ve mazeret olarak geçmişi kullanmak içindeki dikkat çekmek isteyen çocuğun işidir.
Yetişkin misin? Emin misin?

Özgüveni olan ise sorumluluk alır.
Olduğum yerden yaşadığım her şeyden ben de
sorumluyum... Düşüncelerim, eylemlerim önce benim sorumluluğumdadır.

Özyetkin kişiler ise geçmişi üzerine inşa edilmeyi bekleyen sanat eserlerinin temeli olarak görürler..Kim olduğumu biliyorum.
Bugün kim olduğum ile ilerde kim olacağım arasında var olan zaman benim için içsel potansiyelimi görebilmem için var olan cennetimdir. Orada duran ve bekleyen yegâne şey BENİM..

YAY'ları herkes bilir.
 Yaylar; boylarına, yapıldıkları malzemenin cinsine ve kalınlıklarına göre farklı esneklik gösterir. Kalem, toka gibi eşyalarda ince ve yumuşak yaylar kullanılırken arabaların sarsılmasını azaltmak için daha kalın ve sert yaylar kullanılır.

Bedensel, zihinsel, duygusal esnekliğiniz de bir yay gibidir. Her birinizin ki diğerinden farklıdır.

Yaşam deneyimlerinizin koşulsuz şartsız tek sorumlusu sizler değilsiniz.

Bir yayın gerilmesi veya sıkışması yaya uygulanan kuvvetle doğru orantılıdır.
Tıpkı dış uyaranlara sizin duyargalarınızın verdiği tepkime gibi!!!

Yaylara taşıyabileceğinden fazla kuvvet uygulandığında esneklik özelliklerini kaybederler ve eski hâllerine dönemezler.
Tıpkı artık eskisi gibi sevmiyor veya sevilmiyor olma duygunuzun deforme bir durummuş gibi hissettirmesi gibi .....
Şimdi  Sevgisel haller içeren Eylemlerin varlığına ya da yokluğuna odaklanmayı bırakma zamanın geldi!!!

Sevgiyi biliyor olsaydın odaklandığın, vazgeçmekten ödünün koptuğu kişilere, nesnelere sevgi duyuyor olmanın pek de cömert bir hal olmadığını anlaman kolaylaşırdı.
Şefkat bir yaklaşım şeklidir.
Sevgi onun elbise giymiş süslenmiş bir formudur. Kandırır, yanıltır, acıtır, bazen kanat taktırır,  bazen yerden yere vurur.
Şefkat bir haldir.
 
Bugün Kim olduğun ile ilerde kim olacağın arasında var olan zaman, senin  için içsel potansiyelini  görebilmen  için var olan cennetindir. Orada duran ve bekleyen yegâne şey senden açığa çıkan ŞEFKAT'indir.

Yazan:Nejla Ceylan Özveren -SATİ -